Yeni ürün
Çok fazla uykuya gerek yok diye düşünenlerdeniz bizde. Bir büyümüz şöyle derdi. Uyuyupta ne yapıcaz, Ölünce zaten bol bol uyucaz. Şimdi bu dünya bize bir sınav ise bu sınavı yatarak geçirmenin kime nasıl bir faydası olabilir. İnsan vücudu o kadar alışkanlıklarına bağlı bir motivasyon ve sistem halinde çalışmaktadır. Stabil çalışması ve bağırsakların bile alışkanlık şeklinde aynı saatlerde bizlere bir şeyleri hatırlatması tesadüf olamaz. Bu sebepten dolayı erken kalkmak faydalıdır ve aşağıda sizlere başarının sırlarından bir tanesinin anahtarını veriyoruz.
Çok fazla uykuya gerek yok diye düşünenlerdeniz bizde. Bir büyümüz şöyle derdi. Uyuyupta ne yapıcaz, Ölünce zaten bol bol uyucaz. Şimdi bu dünya bize bir sınav ise bu sınavı yatarak geçirmenin kime nasıl bir faydası olabilir. İnsan vücudu o kadar alışkanlıklarına bağlı bir motivasyon ve sistem halinde çalışmaktadır. Stabil çalışması ve bağırsakların bile alışkanlık şeklinde aynı saatlerde bizlere bir şeyleri hatırlatması tesadüf olamaz. Bu sebepten dolayı erken kalkmak faydalıdır ve aşağıda sizlere başarının sırlarından bir tanesinin anahtarını veriyoruz.
Dünyaca ünlü ilim adamı ve felsefe aliminin uyku düzeni hakkında kısa bir anekdot paylaşalım. Günlük ortalama 2,5 – 3 saat arası uyuyup ve bunu bir anda değil 24 saate 30-50’şer dakikalık periyotlar halinde gerçekleştirmektedir. Bunu uygulamak dediğimiz gibi alışkanlık halinde getirmemiz halinde çokta zor bir durum değildir.
Sen yapıyor musun diye soranlar için şunu söylemek isterim. Ben beynimin onlar kadar çalıştığına veya kendimi bu felsefeciler ve bilim adamları kadar geliştirdiğime inanmıyorum bu sebepten dolayı bunu kendi hayatımda uygulamıyorum lakin günlük en fazla 5,5 en fazla 6 saatlik uyku halinde oluyorum. Bu uyku ise tek göz dediğimiz bir uyku halindedir. Yani asla uykuya dalma ve uyku sonrası sersemlik yaşamıyorum. Sürekli tetikteyim diyebilirim :) Buradan düşmanlarıma duyurulur !
Şimdi biraz daha detay veriyoruz;
Erken ve geç kalkanlar üzerinde yapılan bir araştırma gece kuşları için pek de parlak olmayan bulgular ortaya koydu.
Chronobiology International adlı bilim dergisinin araştırmasına göre gece geç yatanlar daha fazla sağlık sorunu yaşıyor.
Peki gerçekten gece kuşu olmak kötü bir şey mi ve bundan vazgeçerek erkenci mi olmalıyız? ' Sosyal jetlag '
Bu çalışan herkesin yaşadığı bir senaryo.
Uykuya dalmaya çalıştıktan sonra saatin alarmıyla lezzetli uykudan uyanıp, yataktan kalkmak zorunda kalmak.
Haftasonuna doğru uykusuzluktan yorgun düşüp sonra da kayıp uykuları yakalamaya çalışmak.
Bu kulağa normal geliyor olabilir ancak bu hem yeterince uyumadığınızı hem de "sosyal jetlag" (uyku sersemliği) yaşadığınızı gösteriyor.
Sosyal jetlag bu bağlamda hafta içindeki uyku düzeninizle haftasonundaki uykunuz arasındaki fark anlamına geliyor. Sosyal jetlag ne kadar büyükse, kalp hastalıkları riski ve metobolizma problemleri gibi sağlık sorunları da o kadar büyük oluyor.
Gece kuşlarının vücut saatlerini alışkanlıklarını değiştirerek dönüştürmesi mümkün.
Vücut saatlerimiz güneşin doğuşu ve batışından etkileniyor. Pek çoğumuz gündüz az güneş ışığına, gece de yapay ışıklara maruz kalıyoruz.
Bu ne zaman uykumuz geldiğini etkiliyor. Özelikle de geç yatanlar için bir sorun bu.
Sabah güneşinde bulunmak ve akşamları yapay ışıkları azaltmak-özellikle de telefon ve bilgisayara ışıkları- vücut saatimizi eğiterek daha erken yatağa gitmemizi sağlayabilir.